Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, "3. nükleer santral için 2017'de adım atmak istiyoruz" dedi.

Albayrak, "2017'nin ilk çeyreğinde rüzgar ve güneş enerjisinde adım atacağız" dedi. 

Albayrak, "Türkiye'de yerli ve yenilenebilir kaynaklar üzerinde ciddi bir potansiyel var. Yükselerek giden bir yerlilik şartı, hücre dediğimiz modüle kadar ki kısımda yetişmiş özgüvenli tahsili mükemmel gençlerden oluşan bir yöntem uyguladık. Bana en uygun elektriği alacağız" dedi.

Bakan Albayrak, "Bugün yenilenebilirde ödediğiniz rakamın çok çok daha iyisini bulabileceğiz. Sonraki adımlarda ise 2017'nin ilk çeyreğinde aynı modeli rüzgar için yapacağız. Yoğun takip ediyoruz. Hem ucuz hem temiz enerji istiyoruz. İhale ile birlikte güneş ve rüzgar enerjisinde adım atacağız"şeklinde konuştu.

Albayrak, "Her sene 20-30 milyon büyüyen bir sektörden bahsediyoruz. Ham madde ürün kapasitesini genişleteceğini düşünüyoruz. Güneş ve rüzgar enerjisi önümüzdeki dönemin büyüyen sektörü.Geçtiğimiz kasım ayında açıklanan hükümetle birlikte komşumuz Rusya ile yaşanan kriz ve beraberinde kışın yaşanan doğalgaz krizi bize çok farklı şeyler öğretti. Türkiye bölgenin en büyük enerji tüketen ülkelerden birisi. Enerji büyümesini ekonomik büyümesini Türkiye eş zamanlı ilerletiyor. Enerji ihtiyacımız hayati" dedi.

Albayrak, "Türkiye gibi dışarıda enerji kaynaklarına bağlı bir ülke için farklı senaryolarına hazır olmak gerekiyor. Doğalgaz ısınma içinde önemli. 12-13 milyar metreküp doğalgaz üzerinden ısınmadan faydalanıyoruz. Çok önemli adımlar attık. Alternatif kaynakların çeşitlendirmesi ürün çeşitlendirilmesi lazım" dedi.

Bakan Albayrak, "Aralık ayı itibariyle 2 proje var. İlkini sisteme bu yıl sonu itibariyle alacağız. Kış öncesinde 20 milyon metreküp gaz kapasitesini devreye almak çok önemli oldu bizim için. Diğeri de yüzde Aliağa'da yüzde 50'lik kapasite artışı olacak. Ocak ayında da süprizimiz olacak. Altyapı güncellemesine dayalı bir proje vardı. Çok yoğun bir çalışmayla bu kış devreye almak için inşallah başlatacağız. Türkiye'nin her türlü tüm senaryoları enerjideki krizleri yönetebilmesi için çalışmalar yapması lazım" dedi.

Albayrak, "Türkiye kaynak çeşitliklerine dayalı önemli adımları atıyor. Bu kış güzel adımlar atacağız. 2023'te Türkiye'nin tüm senaryolara hazır gaz sistemine kavuşması için gerekli çalışmaları yapıyoruz. Ocaktan itibaren tek tek tüm kaverlere gaz basmaya başlıyoruz" dedi.

Albayrak, "Dünya Enerji Kongresi üst düzey bir görünüm sağladı. Bugüne kadar yapılanların içinde sektörün farklı alandaki paydaşlarının katıldığı diğerlerinin katılmadığı bir resim çizerken, bizim yaptığımızda petrolden doğalgaza birçok kişinin katılım sağladığı bir kongre haline geldi. Faydalı bir kongre oldu. Çok farklı toplantılar yaptık, imzalar attık.İsrail'le de haziran sonrası gelişmelerden sonra ilk görüşmemizi yaptık. İsrail gazıyla ilgili görüşmemizi yaptık. Türkiye İsrail üzerinde değil bu bölgede 3 kritik çerçevede değerlendiriyoruz" dedi.

Bakan Albayrak, "Birincisi bu projenin paydaşlara kazan kazan katkısı olmalı. İkincisi bölgenin Avrupa'nın enerji arz güvenliğine katkısı olmalı. Üçüncüsü bölgenin ve küresel çerçevede barış ve huzuruna katkı sağlamalı. Bir proje çatışmaya katkı yapıyorsa biz orada değiliz. Tüm bu sıkıntılar çerçevesinde barışın gelmesiyle ilgili Türkiye'nin katkısıyla ilgili biz bu çerçevede bakıyoruz projelere. Gazze ve Cenin başta olmak üzere bölgenin huzuru için olumlu bir noktaya getirmemiz lazım. Elektrikte de olumlu bir yaklaşım var, hem Gazze hem Cenin üzerinde. Gazze'ye elektrik temininde teknik düzeyde ekipler çalışmaya başladı" dedi.

Albayrak, "Doğu Akdeniz gazı bölge ve Avrupa için de çok önemli bir alternatif. Bu çerçeveye uydurduğumuz noktada olumlu bakacağımızı ilettik. Gelişmelere şahit olacağız.Biz biraz daha orta ve uzun vadeli bakıyoruz. Sadece bu konuda değil, sistem altyapısı konusunda da eksiklikler de var. En makul en maliyet olarak da makul çözüm üretmeye çalışıyoruz. Konunun birçok farklı ayağı var. Tüm bunları bir iki model üzerinden bakmadan hepsini tek tek masanın önüne koyarak Gazze halkı için en doğru modeli oluşturmaya çalışıyoruz. En doğru ve faydalı alternatif üstüne yürüyeceğiz" dedi.

Bakan albayrak, "2014 yılından itibaren başlayan süreçten bahsediyoruz. Türk Akımı, Güney Akımı... Özellikle Rusya ve Ukrayna arasında yaşanan krizden sonra hızlanan bir süreçten bahsediyoruz. 2019'da Rusya ve Ukrayna arasında kontrat sona eriyor. Rusya yeni alternatif geliştirerek yeni bir proje ortaya koydu. Türk Akımı'nın Türk ayağı kadar Avrupa ayağı da var. Çok önemli projelerle karşı karşıyayız. 24 Kasım 2015 öncesinde her iki tarafın iradesine dayalı belli yol katetmişti. 7-8 aylık problemli bir dönemden sonra haziran sonrasında ilişkilerin normalleşmesi, kendilerinin Türkiye'ye gelmesi ile bir mütabataka vararark önemli bir noktaya geldik" şeklinde konuştu.

Albayrak, "Türkiye'ye gazın sağlanması ile ilgili, bir de ikinci boru hattı Türkiye üzerinden güney Avrupa'ya geçişte de görüşmeler devam ediyor. Avrupa piyasasıyla alakalı. İkinci hattın akıbeti Avrupa piyasası ile ilgili. Önemli bir proje olarak bakıyoruz. Türkiye için önemli adımlar atılmıştır. Türkiye'nin menfatini ortaya koymuştur. Kaynak çeşitliliği açından önemlidir. İlişkileri etkileyecek bir projedir. Alternatif kaynaklara dayalı krizleri kaldırmak için önemli. 2017 yılı itibariyle inşaat süreci başlayacak ve 2019' a yetişeceğini düşünüyoruz" dedi.