`Bankacılık sektörü yüzde 15-20 bandında büyür`

Kuveyt Türk Genel Müdürü Ufuk Uyan, bu yıl Kredi Garanti Fonu gibi ek teşviklerin olmaması durumunda bankacılık sektörünün yüzde 15-20 bandında bir büyüme yakalayacağını düşündüklerini belirtti.

Kuveyt Türk Genel Müdürü Ufuk Uyan, bu yıl Kredi Garanti Fonu gibi ek teşviklerin olmaması durumunda bankacılık sektörünün yüzde 15-20 bandında bir büyüme yakalayacağını düşündüklerini belirterek, "Katılım bankacılığı sektörü olarak, sektöre yeni giren katılım bankalarının etkisiyle ve katkısıyla 2018 yılında da sektörün üzerinde büyüme kaydederek bankacılık sektöründen aldığımız payı artırmayı hedefliyoruz." dedi.

Türkiye ekonomisi, katılım bankacılığı sektörü, Kuveyt Türk'ün 2017  performansı ve bu yıla ilişkin öngörülerini AA muhabiri ile paylaşan Kuveyt Türk Genel Müdürü Ufuk Uyan,  katılım bankacılığı sektörü olarak, tüzel tarafta Kredi Garanti Fonu (KGF)  kapsamında sağlanan finansmanların, bireysel tarafta ise artan tüketici güven  endekslerinin etkisiyle 2017'de kullandırdıkları fonlarda bankacılık sektörünün  üzerinde bir oranla büyümeyi başardıklarını söyledi.
 
Uyan, geçen yılın ilk 10 aylık dönemi değerlendirildiğinde, bankacılık  sektörü aktiflerinin yüzde 16, finansman tutarının yüzde 18 büyüdüğünü, aynı  dönemde katılım bankalarının toplam aktiflerinin yüzde 17 ve kullandırdığı  fonların da yüzde 24 seviyesinde arttığını bildirdi.
 
Katılım bankacılığı sektörünün net dönem karının, geçen yılın ekim  sonu itibarıyla yıllık bazda yüzde 28 artan toplam bankacılık sektörünün üzerinde  bir ivme yakalayarak yüzde 38 seviyesinde büyüdüğüne işaret eden Uyan, "Böylece  öz kaynak karlılığı ve aktif karlılık oranlarında da iyileşme kaydedildi. Güçlü  sermaye yapısını koruyan katılım bankacılığı sektörünün sermaye yeterlilik  rasyosu ise BDDK'nın belirlemiş olduğu yüzde 12'lik sınırın üzerine çıkarak yüzde  17’li seviyelerde gerçekleşti." dedi.
 
"KGF TEMİNATLI FONLAR ÜLKE BÜYÜMESİNE ÖNEMLİ KATKI SAĞLADI"
 
Ufuk Uyan, 2018 yılında KGF gibi ek teşviklerin olmaması durumunda  bankacılık sektörünün yüzde 15-20 bandında bir büyüme yakalayacağını  düşündüklerini ifade etti.
 
Parasal koşullardaki sıkılaşma dolayısıyla kısa vadeli faizlerdeki  yükseliş beklentisi hesaba katıldığında 2018'de geçen yıla kıyasla karlılıkta bir  miktar düşüş görülebileceğini belirten Uyan, katılım bankacılığı sektörü olarak,  sektöre yeni giren katılım bankalarının etkisiyle ve katkısıyla 2018 yılında da  sektörün üzerinde büyüme kaydederek bankacılık sektöründen aldıkları payı  artırmayı hedeflediklerini söyledi.
 
KGF teminatlı fonların her şeyden önce hızlı fon büyümesini sağlayarak  ekonomik aktivitenin canlanmasına, ülkenin büyümesine önemli katkı sağladığını  kaydeden Uyan, özellikle KOBİ'ler bazında nakit sıkıntısının giderilmesinde son  derece faydalı olan KGF fonlarının, bankaların daha düşük maliyetlerle fon  kullandırmasına imkan tanıdığını, KGF teminatlı fonların büyümesinin bu yıl da  devam edeceğini bildirdi.
 
Uyan, Kuveyt Türk olarak, 2017'de KGF mekanizmasını etkin bir şekilde  kullanarak KOBİ'lere 3,8 milyar lira kaynak sağladıklarını belirtti.
 
"KREDİ TALEBİNİN YÜKSEK SEYRİNİN DEVAM ETMESİ BEKLENMEKTEDİR"
 
Kuveyt Türk Genel Müdürü Uyan, 2017 yılı içerisinde KGF desteğiyle  kredi iştahında artış gözlemlendiğini ifade ederek, "Türk bankacılık sektörü  genelinde değerlendirildiğinde, kredi/mevduat oranının yüzde 100'ün üzerinde  olması bankaların kredi talebinde bulunan müşterilerine sağladığı fon için  mevduat kaynağının yeterli olmadığını, dolayısıyla hatırı sayılır bir kısmın,  menkul kıymet ihraçlarından ve yabancı kaynaklardan temin edildiğini  göstermektedir. Bu da bankalar için artan kaynak maliyeti anlamına gelmektedir."  diye konuştu.
 
Gelecek dönemde de ülke büyümesiyle eş güdümlü olarak kredi talebinin  yüksek seyrinin devam etmesinin beklendiğini kaydeden Uyan, kredi/mevduat  oranlarının banka bilançolarını kırılgan hale getirmeyecek seviyelerde korunması  adına tasarrufların artırılması ve böylece kullandırılacak fonlar için kaynak  oluşturulması gerektiğini vurguladı.
 
Uyan, bu kapsamda, devlet destekli Bireysel Emeklilik Sistemi, çeyiz  hesabı ve konut hesabı gibi vatandaşın tasarruf alışkanlıklarını müspet yönde  geliştirecek inisiyatiflerin artırılmasının ülke büyümesi için gerekli olan kredi  ihtiyacına fon kaynağı oluşturacağını söyledi.
 
"FED'İN BEKLENEN FAİZ ARTIRIMLARI YURT DIŞI FİNANSMAN MALİYETLERİNİ  YÜKSELTİR"
 
Ufuk Uyan, uluslararası piyasalardaki gelişmeler ve küresel jeopolitik  risklerin sektörü nasıl etkileyeceğine ilişkin soru üzerine de, şunları kaydetti:
 
"Gelişmiş ülkelerin merkez bankalarının para politikalarının  sıkılaşacağına yönelik sinyaller vermesi ve küresel ekonominin mevcut gündemine  Orta Doğu eksenli yeni birtakım jeopolitik risklerin eklenmesi, son dönemde  izlenen toparlanma eğiliminin kırılganlık arz ettiğini gösteriyor. ABD ve Avro  Bölgesi'ndeki görünüme baktığımızda, ABD tarafında yılın ilk döneminde zayıf  seyreden ekonomik aktivitenin yavaş yavaş ivmelenme işaretleri verdiğini  görüyoruz. Avro Bölgesi'ne baktığımızda ise ekonomik görünümün 2008 krizinden bu  yana gözlemlenen en güçlü düzeyde seyrettiğini gözlemliyoruz. Son dönemde  gündemin üst sıralarını işgal eden küresel jeopolitik riskler piyasaların baskı  altında kalmasına neden olurken, Fed ve ECB başta olmak üzere gelişmiş ülke  merkez bankalarının politikaları ve alacakları aksiyonlar küresel likiditenin  seyrinde belirleyici olacaktır.
 
2017 yılında TL likiditesindeki sıkışıklık dolayısıyla TL fonlama  maliyetleri yüksek seyretti. Yurt dışı kaynak maliyetlerinin yüksek olmasından  şikayet edildiği 2017’de, yurt içinde en ucuz kaynak olarak görülen mevduatta  aynı durumu yaşadık. Önümüzdeki dönemde Merkez Bankası'nın sıkı para politikasını  sürdürmesi ve enflasyona ilişkin olumlu beklentilerin TL’ye olan talebi artırması  sonucu faizler üzerindeki baskı bir miktar azalabilir. Fed'in beklenen faiz  artırımları ise yurt dışı finansman maliyetlerini yükseltir."
 
"TÜRKİYE EKONOMİSİNİN, 2017'Yİ YÜZDE 6,5'İN ÜZERİNDE BİR ARTIŞLA  TAMAMLAMASINI BEKLİYORUZ"
 
Kuveyt Türk Genel Müdürü Uyan, küresel gelişmelere ve bölgesel  gerilimlere rağmen Türkiye ekonomisinin makro görünümünün önemli ölçüde  toparlandığını, ekonomiyi desteklemek amacıyla atılan adımların etkisiyle  ekonomik aktivitede ciddi bir ivmelenmenin söz konusu olduğunu belirterek,  "2017'nin üçüncü çeyreğinde yüzde 11,1 büyüme kaydeden Türkiye ekonomisinin, yılı  yüzde 6,5'in üzerinde bir artışla tamamlamasını, 2018'de de istikrarlı büyümesini  yüzde 5-6 aralığında sürdürmesini bekliyoruz." dedi.

Ekonomik büyümenin sürdürülebilir olması için sanayi yatırımları,  sanayi üretimi ve ihracatın artarak büyümedeki net ihracatın payının artması  gerektiğini vurgulayan Uyan, "2018'in ekonomik büyümenin yapısal reformlarla  desteklendiği, katma değerli ve yüksek teknolojili ürünlerin üretimi için yapılan  yatırımların arttığı, ithalatın azaldığı ve istikrarlı ekonomik büyümenin devam  ettiği, enflasyonun tek haneli rakamlara gerilediği bir yıl olmasını umuyoruz."  diye konuştu.
 
Uyan, ekonomideki ivmelenmenin, para politikasındaki sıkı duruşun  devam etmesiyle ve döviz kuru oynaklığının azalmasıyla destekleneceğini kaydetti.
 
"2018'DE DE YURT DIŞINDA BÜYÜMEMİZİ SÜRDÜRMEYİ PLANLIYORUZ"
 
Ufuk Uyan, Kuveyt Türk olarak, 2017 yılını, birçok kalemde stratejik  hedeflerinin üzerine çıkmış şekilde tamamladıkları belirterek, "Kullandırılan  fonlarda yıllık bazda yüzde 30'un üzerinde, aktif büyüklükte yüzde 15'in  üzerinde, artan verimlilik odağımızla yıllık net dönem karında ise yüzde 25'in  üzerinde büyüme kaydetmiş olacağız." dedi.
 
Türkiye'nin 2 Ar-Ge merkezine sahip tek bankası olarak teknolojiye  yaptıkları yatırımları 2018 yılında artırmayı hedeflediklerini kaydeden Uyan,  şöyle devam etti:
 
"Müşterilerimizin bankacılık işlemlerini olabildiğince mobile taşımak,  para transferinden fatura ödemeye, kıymetli maden ve döviz işlemlerinden hisse  alım satımına kadar birçok bankacılık işlemini dilenen her yerden, işlem ücreti  ödemeden kolayca yapmalarını sağlamak öncelikli hedeflerimiz arasında yer alıyor.  Şu an müşterilerimiz, bankacılık işlemlerinin yaklaşık yüzde 80'ini alternatif  dağıtım kanalları üzerinden gerçekleştirebiliyor.  Faaliyetlerine 2015'te  Almanya'da başlayan ve yüzde 100 Kuveyt Türk Katılım Bankası iştiraki olan KT  Bank AG, bugün 4 şubesiyle hizmet veriyor. Almanya'daki müşterilerimize ilk defa  mal ve hizmet ticaretine dayalı, kar paylaşımı esaslı faizsiz bir bankacılık  modeli sunuyor, finansal kuruluşlara yönelik avro transferlerine de aracılık  ediyoruz. Körfez bölgesindeki operasyonlarımızı ise Bahreyn'deki şubemizle  yönetiyoruz. 2018 yılında da yurt dışında katılım bankacılığı alanında büyümemizi  sürdürmeyi planlıyoruz."
 
"ALTERNATİF DAĞITIM KANALLARINA YATIRIMLARIMIZ SÜRÜYOR"
 
Kuveyt Türk Genel Müdürü Uyan, şu anda Türkiye genelinde 399 şube ve 5  bin 750'den fazla çalışanla hizmet verdiklerini bildirdi. Coğrafi kapsama  açısından yüzde 85'e ulaştıklarını belirten Uyan, son 5 yılda 180'e yakın yeni  şube açtıklarını ve bin 600'ün üzerinde yeni istihdam sağladıklarını kaydetti.
 
Banka ölçeği göz önüne alındığında ideal şube sayısına yakın  olduklarını ifade eden Uyan, "Şube başına personel sayısında da sektörde ilk 3  arasında yer aldığımızı belirtmek isterim. Bu yıl mevcut şubelerimizde  verimliliği artırırken yeni açtığımız şubelerde derinleşmeyi sağlayacağız.  Açacağımız yeni şubelerle de şube ağımızı genişletmeyi ve istihdama katkı  sağlamayı sürdüreceğiz. 2018 sonuna kadar 15’i XTM şube olmak üzere 30 yeni şube  açmayı planlıyoruz." şeklinde konuştu.
 
Son yıllarda birçok bankanın fiziki şubeleşme noktasında küçülmeye  gittiğini ve bu yeni sürecin istihdamı olumsuz etkilediğini dile getiren Uyan,  sektörün tam aksine, yeni şubelerle coğrafi kapsama oranını genişletirken,  alternatif dağıtım kanallarına yönelik yatırımları da yoğun şekilde  sürdürdüklerini, yeni şubelerin yanı sıra alternatif dağıtım kanallarıyla da  istihdama katkıda bulunduklarını anlattı.
 
Uyan, bundan sonraki süreçte de istihdama olumlu katkı sağlamaya devam  edeceklerini bildirdi.