Deprem fiyatlamasına sona gelindi, seçim fiyatlaması başlıyor

Birçok uzmana göre, açık unutulan borsada hacimsiz şekilde yaşanan aşırı değer kayıplarının telafisi, bir süre kapalı kaldıktan sonra alınan önlemlerin etkisiyle kısmen giderilmiş durumda.

Borsa İstanbul’da artık seansların normal seyrine döndüğünü, yani aşırı fiyat reaksiyonlarının yerini mantıklı fiyatlama davranışlarına bırakmaya başladığını söylemek pek de yanlış olmaz. Deprem sonrası birçok uzmana göre açık unutulan borsada hacimsiz şekilde yaşanan aşırı değer kayıplarının telafisi, bir süre kapalı kaldıktan sonra alınan önlemlerin etkisiyle kısmen giderilmiş durumda. Normalde serbest şekilde ve hiçbir müdahaleye izin verilmeden çalışması gereken bir piyasada en liberallerin bile bu türden bir müdahaleyi gerekli bulduğunu izledik. Uzun süredir Türkiye piyasasıyla ilgili öngörü ve tespitlerin pek de isabetli olmadığını gördüğümüz Mobius’un bu türden önlemlerin geri tepebileceği yönünde yeni bir öngörüsünü de izledik. Henüz geri tepen bir etki gördüğümüzü de söylemek çok zor.

Halka arz hisseleri yeniden...

ekonomim.com'un haberine göre deprem sonrasında ağır yıkımın olduğu bölgenin yeniden imar edilmesinden iş hacmi yaratması beklenen çimento, demir çelik ve inşaat yan sanayii hisselerinde de aşırı fiyatlama süreci bitmiş durumda. Son halka arz edilen hisseler yeniden en çok kazandıranlarda boy göstermeye başlamış görünüyor. Şu ana kadar hisse senetleri üzerinde depremin yıkıcı etkilerinin yarattığı yansımaları da gördük, yeniden toparlanma çabasıyla ortaya çıkacak büyümenin yaratacağı sektörel yansımaların etkilerini de. Yani borsada artık agresif deprem fiyatlamaları bitmiş gibi görünüyor. Şimdi önümüzde daha kritik bir takvim var. Aslında depremle ilgili acı haberlerin arasında çok da ilgilenmediğimiz 2022 yıl sonu bilançoları... Bilanço açıklamaları neredeyse tamamlanmak üzere. Ardından çok hızlı bir şekilde ilk çeyrek bilanço değerlemelerine geçilmeye başlanacak. Ki bu kısım çok kritik. Çünkü yüksek enfl asyon döneminden daha az yüksek enfl asyon dönemine geçiş beklenirken yaşanan yıkıcı depremler ve toparlanma çabaları nedeniyle bu senaryonun negatif yönde değişme olasılığı ortaya çıktı. Bu da hem Borsa İstanbul’da bu yıl için beklenen getiri seviyesini yukarı çekebilir hem de bilanço analizlerini de değiştirebilir.

Tüm bunlardan daha kısa vadede yatırımcıların hayatına girebilecek olan takvim, seçimler. Henüz seçimlerin ertelenmesine ilişkin hiçbir işaret veya açıklama yok. Hatta erkene (Mayıs) alınıp alınmayacağını göreceğimiz bir 10-15 günlük süre var önümüzde. Mart ayının 11’ine kadar yapılacak olan açıklamayla seçim süreci hızla başlayabilir de Haziran’da normal süresinde gerçekleşebilir de. Burada önemli olan seçim fiyatlamalarının hızla başlayacak olması. Özellikle bu seçimlerde Borsa İstanbul’un önceki seçimlere göre biraz daha farklı bir reaksiyon sergileme olasılığının üzerinde durmak şart gibi. Çünkü neredeyse hiçbir seçim dönemi öncesinde ekonomi yönetimlerinin insanları hisse senedi piyasasına teşvik ettiğini görmemiş, borsanın seçim dönemlerinde bu kadar çok yerliyatırımcı kontrolünde olduğuna da şahit olmamıştık. Dolayısıyla aslında genel ekonomik durumun insanlar üzerinde yarattığı negatif etkiyi algısal olarak yıkabilecek, yani enfl asyonist baskıyı hafi fletmeyi sağlayabilecek en önemli yatırım enstrümanı olarak halen Borsa İstanbul’u görmek mümkün. Bunun da seçim öncesinde yönlendirilmiş rallilere sebep olma olasılığı yavaş yavaş piyasada dillendirilmeye başlıyor.

Öte yandan bir kısım analistin ise borsada kısa vadede tam tersi yüksek bir risk gördüğünü de hatırlatalım. Bu kesim, orta ve uzun vadede beklentileri olumlu olsa da kısa vadede hisse senetlerinde yeni bir düşüş dalgasının yaşanabileceği inancında.