Dolardaki artış, enflasyonun altında kaldı

Metin TÜRKYILMAZ

Borsatek’te 29 Kasım tarihinde yayınlanan “Zayıf TL’ye rağmen ihracat yerinde sayıyor” yazıma, yıllardır finans sektörünün içinde bulunan değerli bir dostumdan itiraz gelmişti. 2018 yılının artısıyla eksisiyle tamamlandığını ve muhasebeleştirildiğini, o yıla artık bakmamak gerektiğini, 2019 yılında TL’nin “zayıf” olmadığını, tam tersine ihracatçının işçilik, enerji dahil maliyetleri “gerçek” enflasyonun çok üzerinde artmasına karşın, dövizdeki artışın çok sınırlı olması nedeniyle kar elde edemediği için ihracata yanaşmadığını söylemişti.

 

Verilere baktığımda itirazda bulunan arkadaşımın haklı olduğunu görüyorum. Merkez Bankası’nın döviz satış kurları bazında baktığımızda, 2018 yıl sonu ile 6 Aralık arasında geçen sürede döviz kurlarında yaşanan artış, 2018 Aralık-2019 Kasım dönemi tüketici fiyatları endeksinde (TÜFE) görülen yükselişin altında kaldı. Sadece Rus Rublesi, Kanada Doları ve İngiliz Sterlini, enflasyonun üzerinde artış gösterdi. Bu dönemdeki enflasyon yüzde 11,01 olurken, Rus Rublesi yüzde 18,93, Kanada Doları yüzde 12,47, İngiliz Sterlini yüzde 12,31 arttı. TÜFE’ye göre reel kazancı bu döviz kurları sağladı.

 

Buna karşın artış Japon Yeni’nde yüzde 10,37, Suudi Arabistan Riyali’nde yüzde 8,88, ABD Doları, Katar Riyali ve İran Riyali’nde yüzde 8,84, Kuveyt Dinarı’nda yüzde 8,83, İsviçre Frangı’nda yüzde 8,51, Çin Yuanı’nda yüzde 6,46, Bulgar Levası’nda yüzde 5,61, Euro’da yüzde 5,60, Danimarka Kronu’nda yüzde 5,54, Avustralya Doları’nda yüzde 5,51, Norveç Kronu’nda yüzde 3,56, Rumen Leyi’nde yüzde 3, İsveç Kronu’nda yüzde 2,78 artış görüldü. TL’ye göre tek değer kaybeden yüzde 1,87 ile Pakistan Rupisi oldu.

 

Tüketici fiyatlarıyla reelleştirdiğimizde, Rus Rublesi’nde yüzde 7,14 reel artış olurken, ABD Doları yüzde 1,96, Euro yüzde 4,87 reel kayıp yaşadı.

 

İhracatın Ekim ayında yüzde 0,1 gerilemesinin, Ocak-Ekim döneminde ise artışın yüzde 2 ile çok sınırlı düzeyde kalmasının nedenleri arasında, en azından bu yıl için “değerlenmiş” TL’nin olmasının da payı var sanırım.

 

Bu durum, aynı zamanda, Ekim’de ithalatın yüzde 8 artmasını da bir nebze olsun açıklıyor. Değerlenmiş TL nedeniyle ucuzlayan ithalatın da artması bir sürpriz olmasa gerek…

 

İhracat açısından madalyonun diğer yüzü pek iyi görünmüyor. Çünkü, iş gücü maliyetlerinden (2019 yılı için asgari ücretteki artış yüzde 26,05 olmuştu), vergilere (yeniden değerleme oranı yüzde 23,73 düzeyinde belirlenmişti), elektrikten, doğal gaza, ham madde fiyatlarına kadar iğneden ipliğe her şeyde artış yüzde 11,01’lik TÜFE enflasyonun üzerinde oldu.

Tabii bütün bunlar, hem üreticinin hem de ihracatçının maliyetlerini yükseltti. Dolar, Euro gibi ihracatın büyük bölümünün yapıldığı döviz cinsleri açısından bakınca, bu dövizlerde TÜFE’ye göre reel kayıp yaşanması ve TL’nin değerlenmiş olması ihracatın getirisini ortadan kaldırdı. Bu durum da hem ihracata hem de ithalata yansıdı.

 

10 milyon dolarlık ihracat yapan bir firma, 2018 yılı sonunda 52 milyon 810 bin liralık (döviz alış kuruna göre) TL alırken, aynı ihracat karşılığında 6 Aralık 2019’da 57 milyon 479 bin liralık TL kazanıyor. Dolar alış kuru yüzde 11,01’lik enflasyon kadar artmış olsaydı. Bu rakam 52 milyon 810 bin liradan 58 milyon 624 bin liraya çıkacaktı. Buna göre, bu firmanın TL kaybı 1 milyon 145 bin lirayı aşıyor.

 

Euro ile ihracat yapan bir firmanın kaybı ise çok daha fazla. TL kazancının aynı olması için 8 milyon 740 bin 194 euro ihracat yapan firma, 2018 sonunda 52 milyon 810 bin bin liralık TL kazanırken, aynı ihracat karşılığında 6 Aralık 2019’da 55 milyon 767 bin liralık TL elde edecek. Enflasyon kadar artış olsaydı bu rakam 52 milyon 810 bin liradan 58 milyon 624 bin liraya çıkacaktı. Buna göre, bu firmanın TL kaybı 2 milyon 857 bin lirayı geçiyor.

 

Tabii, bu yazdıklarımız 2019 yılı için. 2018 Nisan ayından sonraki sürecin tümüne baktığımızda TL’nin zayıfladığı bir gerçek.

 

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) 2018 yıl sonu ve 6 Aralık 2019 döviz satış kurları, cari değişim, reel değişim ve enflasyona göre olması gereken kur seviyesi şöyle:

 

 

 

 

 

 

2019

 

 

 

 

 

6.Ara

 

 

 

 

 

İtibarıyla

 

2018

2019

Cari

Reel

Olması

Merkez Bankası

Yıl Sonu

6.Ara

Değişim

Değişim

Gereken

Döviz Satış Kuru

(TL)

(TL)

(Yüzde)

(Yüzde)

(TL)

Rus Rublesi

0,0764

0,0908

18,93

7,14

0,0848

Kanada Doları

3,8907

4,3760

12,47

1,32

4,3191

İngiliz Sterlini

6,7485

7,5790

12,31

1,17

7,4916

100 Japon Yeni

4,8147

5,3139

10,37

-0,58

5,3448

Suudi Arabistan Riyali

1,4103

1,5355

8,88

-1,92

1,5656

ABD Doları

5,2905

5,7582

8,84

-1,96

5,8730

Katar Riyali

1,4611

1,5903

8,84

-1,95

1,6220

100 İran Riyali

0,0127

0,0138

8,84

-1,96

0,0141

Kuveyt Dinarı

17,5260

19,0732

8,83

-1,97

19,4558

İsviçre Frangı

5,3839

5,8421

8,51

-2,25

5,9767

Çin Yuanı

0,7734

0,8234

6,46

-4,10

0,8586

Bulgar Levası

3,1119

3,2864

5,61

-4,87

3,4546

Euro

6,0530

6,3920

5,60

-4,87

6,7195

Danimarka Kronu

0,8118

0,8568

5,54

-4,93

0,9012

Avustralya Doları

3,7447

3,9510

5,51

-4,96

4,1570

Norveç Kronu

0,6104

0,6321

3,56

-6,72

0,6776

Rumen Leyi

1,3056

1,3448

3,00

-7,21

1,4494

İsveç Kronu

0,5933

0,6098

2,78

-7,41

0,6586

Pakistan Rupisi

0,0381

0,0373

-1,87

-11,60

0,0422

Enflasyon (TÜFE-Kasım 2019)

393,88

437,25

11,01