Gıda fiyatlarındaki artışın sorumlusu kim?

Türkiye İstatistik Kurumu’nun Ağustos ayı verilerine göre gıda fiyatlarında, aylık artış yüzde 3.18 olurken, yıllık gıda enflasyonu yüzde 29 olarak açıklandı.

TÜİK’in açıklamaları sonrasında fiyat artışının nedeni gündeme geldi. Üreticiler girdi maliyetlerinden, esnaf ise aracılar ve rekabet koşullarından şikayetçi.

Sputnik'in haberine göre Memur-Sen tarafından her ay düzenli olarak yapılan 'açlık-yoksulluk' araştırmasına göre, Türkiye’deki 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı 2 bin 909 TL olarak açıklandı. Bu rakamlar Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) Ağustos ayı gıda enflasyonu rakamları ile birlikte değerlendirildiğinde vatandaşların alım gücü düşüşü ortaya çıktı. TÜİK verilerine göre gıda fiyatlarında, aylık artış yüzde 3.18 olurken, yıllık gıda enflasyonu yüzde 29 olarak açıklandı. Açlık sınırının artması ve gıda fiyatlarındaki yükseliş, 'Sorumlu kim?' tartışmasını birlikte getirdi. Üreticiler ürünlerin fiyatının artmasında girdi maliyetlerinin etkili olduğunu söylerken, esnaf aracılardan ve rekabet koşullarındaki dengesizlikten yakınıyor.

‘Üretim yapmakta zorlanıyoruz’

Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından açılan ‘Başkent Market’e ürün hazırlayan Beypazarı Kınalıeller Lezzet Atölyesi Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Genel Müdürü Nesrin Dinçkan, girdi maliyetlerindeki artışa dikkat çekerek  “Büyükşehir Belediye Başkanımız Mansur Yavaş sayesinde Beypazarlı kadınlar olarak ürettiğimiz ürünleri satma imkanı bulduk. Fakat hammadde fiyatlarında yaşanan artış bizleri zorlamaya başladı. Erişte, tarhana, reçel, salça gibi ürünler üretiyoruz. Geçen sene haziranda aldığım un 70 TL iken bu sene 170 TL, 39 TL olan yağ 170 lira oldu. Diğer ürünlerde de aynı şekilde artış yaşandı. Fakat biz kendi ürettiğimiz ürünlere bunu yansıtamıyoruz. Yansıtırsak bu sefer satış düşüyor. Başkent Market, bizim gibi kadın kooperatiflerine destek verdiği için üretmeye devam ediyoruz. Ama ham maddedeki artış bizleri zorluyor” ifadelerini kullandı.

‘Çiftçilerin ürünü tarlada kaldı’

Üretim sırasında çiftçilerle de çalıştıklarını ifade eden Nesrin Dinçkan “Biz tarımsal kalkınma kooperatifiyiz ve çiftçilerle de çalışıyoruz. Çalıştığımız çiftçiler, bizi arayarak ‘Ürünlerimiz tarlada kaldı. Aracılar çiftçilerden 50 kuruşa domates alıyor’ dedi. Bu fiyatla çiftçiler maliyetlerini karşılayamayacakları için ürünleri toplamıyor. Bizim bağlantımız sayesinde ürünlerin bir bölümü aracısız olarak Başkent Market’e gitti. Fakat buranın da tüm üreticilerin ürünlerini alma imkanına sahip değil. Beypazarı’nda biz kendimiz gözlerimizle görüyoruz. Çiftçinin biberi, patlıcanı tarlada kalmış durumda” dedi.

‘Perakende yasası çıkmalı’

Fiyat artışında esnafın sorumluluğunun bulunmadığına dikkat çeken Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu Başkanı Bendevi Palandöken “Bu fiyat artışı esnaftan kaynaklanmıyor. Asıl esnafa tedarik edenlerden kaynaklı bu artış. 10 bin tane mağazası olan bir işletme malın tamamını kapatıyor. Rekabeti ortadan kaldırıyor. Fiyatı ona göre belirliyor. Hükümet meclis açılır açılmaz perakende yasasını getirecek. Bununla ilgili tedbirlerin alınmasını sağlayacak. Perakende yasası için tarafların görüşü alındı. Burada en önemlisi kuralın konulması ve rekabetçi piyasanın sağlanması gerekiyor” değerlendirmesinde bulundu.