Medical Park'ın yarısı halka arz edilecek

Türkiye merkezli en büyük özel sermaye fonlarından olan Turkven'in CEO'su Seymur Tarı, ortak oldukları hastane grubu Medical Park'ın yarısına yakınının halka arz edileceğini açıkladı.

Türkiye merkezli en büyük özel sermaye fonlarından olan Turkven'in CEO'su Seymur Tarı, ortak oldukları hastane grubu Medical Park'ın yarısına yakınının halka arz edileceğini ve sürecin 2018'de bitmiş olacağını belirterek; işlem büyüklüğünün Mavi'nin arzını üçe katlamasını beklediklerini söyledi.

Tarı, Reuters ile söyleşisinde 2012 yılında kurdukları üçüncü fonda hâlâ yatırıma yönlendirdikleri para olduğunu ve gelecek yıl 50 ile 400 milyon dolar aralığında 3-4 satın alma yapabileceklerini söyledi. Tarı, bunun ardından 1 milyar doları aşacak yeni bir fon oluşturabileceklerini de ifade etti.

 Bu yıl içinde Mavi Giyim'i Borsa İstanbul'da, Domino's Pizza'nın Türkiye ve Rusya ana franchise'ı DP Eurasia'yı Londra'da halka arz ettikten sonra Türkiye'ye yönelen yatırımcı ilgisinden faydalanarak Medical Park'ın yarıya yakınını halk arz edeceklerini ifade eden Tarı, "Halka arz büyüklüğünün Mavi'yi üçe katlamasını bekliyoruz. Halka arzı 2018'de bitirmiş oluruz" dedi.

 Bu yıl Haziran ortasında gerçekleşen ve 1.2 milyar lira büyüklükle son yılların en büyük arzı olan Mavi Giyim'in yüzde 55'i halka açılırken, Turkven'in buradaki payı arz sonrası yüzde 15'te kalmıştı.

 Tarı, Türkiye borsasında sağlık sektöründe halka açık bir şirket olmadığına dikkat çekerek, "Mavi ile bir kapı açtık, Medical Park ile bir çığır açmayı düşünüyoruz. Uzun zamandır borsanın gördüğü en büyük halka arz olacak... Bir sürü yeni yatırımcıyı Türkiye'ye çekmiş olacağız" dedi.

 Turkven'in yönettiği fonların Medical Park'ta yüzde 53.4 payı bulunuyor.

 Bu yıl Mikro Yazılım, MNG Kargo ve Vansan olmak üzere üç satın alma yapan Turkven, gelecek yıl da 3-4 tane satın alma yapmak istiyor.

 Tarı "Satın alma başına 50 ile 400 milyon dolar arası para yatırabiliyoruz" dedi.

 Turkven'in 2012 yılında kurduğu Turkish Private Equity Fund (TPEF) III'te yeni satın almalar için para bulunduğuna ifade eden Tarı, "Bitmeye yüz tutunca bir sonrakini toplamak üzere roadshow'a çıkarız... Gelecek bir iki yıl içinde toplayabiliriz. Büyüklük biraz piyasa ile şekillenecek ama geri adım atmak istemiyoruz. Bir sonraki fonumuz bir milyar doların üzerinde olur" diye konuştu.

 Türkiye'nin ilk özel sermaye fonu olarak 2000 yılında kurulan ve ilk fonunu 2002'de çıkaran Turkven şu anda 2 milyar doların üzerinde varlık yönetiyor. Turkven fonlarının yatırımcıları arasında ulusal varlık fonları, emeklilik fonları ve uluslararası kalkınma bankaları yer alırken, Türk yatırımcıları ise bulunmuyor.

 Tarı Turkven'in fonlarında hiçbir hissedarın yüzde 10'dan fazla paya sahip olamadığını ve bu orana en yakın yatırımcıların Singapur ulusal varlık fonu GIC ve Abu Dhabi'nin varlık fonu ADIA olduğunu ifade etti. ABD, Kanada, Avrupalı emeklilik fonları ve yatırım bankalarının varlık yönetim şirketlerinin yatırımcılarının ise daha az oranda payları bulunuyor.

 KOTON VE FLO'DA DAHA GİDECEK YER VAR

 Turkven, giyim üretimi ve perakendesi alanında faaliyet gösteren Koton'a 2012'de, ayakkabı perakendeciliği alanında faaliyet gösteren Flo'ya ise 2013'te ortak oldu.

 Tarı, Mavi'nin ardından bu diğer perakendecilerden çıkışın olası olup olmadığı sorusuna ise, bu şirketlerin güçlü büyüdüğü ve çıkış için aceleleri olmadığı cevabını verdi.

 Koton ve Flo'yu genç yatırımlar olarak nitelendiren Tarı, "Yatırımcılarımızın hemen herşeyi satın çıkın diye bir yaklaşımı yok. İyi gittiği sürece mümkün mertebe uzun kalmak konusunda pozitifler" dedi.

 Türkiye'de 300, yurtdışında ise 200 mağazası bulunan Koton'un "agresif" büyüdüğüne ve cirosunu her yıl yüzde 35-40 artırdığına dikkat çeken Tarı, "Başladığımızda 700 milyon lira civarında bir ciro vardı; bu seneyi 3 milyar liranın üzerinde kapatacak. Flo da 700 milyon TL'den 3 milyar TL'ye doğru gidiyor... Koton yurtdışında çok agresif büyüyor" dedi.

 ŞİRKETLERE YABANCI PE'LERDEN DAHA İYİ TEKLİF VERİYORUZ

 Türkiye'de aktif olan yabancı özel sermaye fonları (PE) son yıllarda yatırımlarından çıkarken, yurtiçinde kurulu özel sermaye fonları ise satın alma işlemlerinde daha yoğun yer almaya başladı.

 Son olarak ABD merkezli Carlyle Penti'deki yatırımından çıkmak için Goldman Sachs'ı yetkilendirmişti.

 Tarı, yurtiçi özel sermaye fonlarının son yıllarda ağırlığının artması ile ilgili soruya, hem yurtiçinde sağladıkları bilgi birikimi, hem de yurtdışındaki kolay finansman koşullarının bunda etkili olduğunu söyledi.

 "Biz Türkiye'nin risklerinden onlardan daha az korkuyoruz. Bu yüzden biz şirketlere daha iyi teklifler veriyoruz. Yatırım yaptıkça Türkiye'yi de öğrendik" diyen Tarı, ülke çevresindeki jeopolitik gerginliklerin ise yabancı fonların çekimser kalmasında etkili olduğunu ekledi.

 Tarı, yurtdışındaki fonların uzun vadeli ve çok ucuza kaynak temin ederek kendi coğrafyalarındaki şirketlerden hızlıca para kazanabilmelerinin de ayrıca onları cezbettiğini ve gelişmekte olan piyasalara daha az ilgi gösterdiklerini belirtti.

 POLİTİK GELİŞMELERDEN ÇOK KURDAKİ OYNAMA ÖNEMLİ

 Tarı, şirketlere yapılan özel girişim sermayesi yatırımlarının temposunu politik taraftaki gelişmelerden ziyade kurdaki oynamaların etkilediğini belirterek, "Çünkü şirket sahiplerinin aklında belli şirket değerleri oluşuyor, akıllarında dolar kalıyor. Kur değiştiği zaman şirket sahipleri de "Şu anda doğru zaman değil, biz birşey yapmayalım diyor. O yüzden iyi şirketler daha çalkantılı dönemlerde birşey yapmak istemiyorlar ve genel bir durgunluk oluyor" diye konuştu.

 Yabancıların aklında hep "TL'deki değer kaybına rağmen Türkiye'de para kazanılır mı?" sorusunun olduğunu ifade eden Tarı, "Mavi ve DP buna iyi bir örnek. Düzgün şirketlere yatırım yapıp paranızı sekize, dokuza katlamak mümkün, o yüzden TL kendi içinde bir engel teşkil etmiyor" dedi.

 Tarı, 2012 yılında kurdukları fonda yatırımların sürdüğünü, ancak 2002 ve 2007'de kurdukları fonlara bakıldığında yatırımcıların getirisinin yüzde 200 ile 300 arasında olduğunu söyledi.