Adalet Bakanlığı Hukuk ve Mevzuat Genel Müdürü Hakim Niyazi Acar, `konkordato` isminin değişebileceğini söyledi

Kayseri Barosu tarafından 'Yeni Konkordato Hukuku Semineri' düzenlendi. Merkez Kocasinan İlçesi Zümrüt Mahallesi Kadir Has Kültür ve Sanat Merkezi Konferans Salonu'nda düzenlenen etkinliğe, Cumhuriyet Başsavcısı Abdulkadir Akın, Adalet Bakanlığı Hukuk ve Mevzuat Genel Müdürü Hakim Niyazi Acar, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18'inci Hukuk Dairesi Üyesi Dr. Cemal Fazıl Karakaş, Baro Başkanı Cavit Dursun, Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden Prof. Dr. Ali Cem Budak, İcra İflas Hukukçusu Doç. Dr. Serdar Kale, Türkiye Barolar Birliği Eğitim Merkezi Genel Sekreteri Avukat Veysel Kırıcı ile çok sayıda avukat katıldı.
'KONKORDATOYA BAŞVURMAK İÇİN ŞİRKET OLMANIZA GEREK YOK'

Seminere, konuşmacı olarak katılan Adalet Bakanlığı Hukuk ve Mevzuat Genel Müdürü Niyazi Acar, konkordato hakkında bilgi verdi. Acar, "2003 yılında iflas erteleme, literatüre girdi. İflas hoş bir şey değil. Bir şirketin adeta ruhunu teslim etmesi demek. Yoğun bakımda adeta damarlarınıza kan pompalaması olarak, hakim önünde bir takvim kapsamında iyileşmeye çalışıyordunuz. İflas erteleme çok başarılı olmadı. Başarı sayısı bir elin parmaklarından fazlayı geçmedi. 15 yıl bu şekilde geldik. Konkordato yürürlüğe girdi. Eski dosyalar kendi mecrasında akmaya devam edecek. Konkordatoya gelmek için, borca batmak şart değil. Borçlarını ödemekte sıkıntı yaşamak ilk şart. Bir şirket ya da tüzel kişi olmanıza da gerek yok. Kişiler de konkordato ilan edebiliyor. Günün sonunda alacaklarını, paralarını ödemek konkordatoda çok önemli. Konkordatoya gelenlerin iyi niyetli yaklaşması lazım. Bunun dışına çıkarsak, iyi niyet dışında işler yaparsak, kanun bunu affetmez. Şirketi bitirebilir" dedi.
Konkordatonun işleyişinden de bahseden Acar, "Finansal analiz raporu olacak. Bağımsız denetçi ile finansal analiz raporuyla, konkordato talebini dile getirecek. Hakim de geçici mühlet denilen bir karar verecek. Bu da borçluyu, iflas ertelemede tedbir kararında olduğu gibi, bir zırh anlamına geliyor. Alacaklılar artık borçluya saldıramayacak, tırtıklayamayacak. Borçlu kendine bir alan açarak rahatlayacak. Borçlunun havuzu dolmuş olacak, havuzu dolacak ki borçlarını rahat ödeyebilecek" diye konuştu.
Yalnızca, alacaklılara yönelik tedbirler alınmadığını da ifade eden Niyazi Acar, "Borçluyu da rahat bırakmıyoruz. Onun da başına bir komiser veriyoruz. Komiser, en basit anlamıyla borçlunun davranışlarına, şirket yönetim tarzına nezaret edebilecek. Ama, hakim komiser bazı konularda önerilerde bulunabilir, ya da şirket yönetimi 'siz kenara çekilin' diyebilir. Ama, şu anda borçlunun yapmış olduğu çalışmalara komiser nezaret ediyor. Hakime, 3 aylık süre içinde bir rapor sunulması gerekiyor. Hakim'e, komiser 'işlemez' derse, şu gerekçeleri var derse, konkordato reddedilebiliyor ve iflas gerçekleşmiş oluyor" şeklinde konuştu.
'YENİ DÖNEMDE İSMİ DEĞİŞEBİLİR'
İsim konusunda yeni fikirlere açık olduklarını da belirten Hakim Acar, "Konkordato ismini değiştirebiliriz. Konkordato alanı ucu açık bir alan. Sizlerin de bir teklifi olursa, bu alana açığız. 2015 yılında Prof. Dr. Selçuk Öztürk hocamızın başkanı olduğu bir komisyon kuruldu. İcra ve İflas Kanunu baştan aşağı yazılacaktı. Epey bir mesafe aldık. Muhtemelen 2019 yılı içinde bu mevzuata hazırlık çalışması ilk görüşe sunulabilir. Orada da bazı sistemler değişecek. O, kapsamda zaten biz bunun üzerine çalışıyorduk. Yeni dönemde konkordato ismi değişebilir. Yeni dönemde ve metinde, sizin teklif edeceğiniz, siyasetin kabul edeceği, ama müesseseyi anlatan bir kelime gelirse bundan yararlanabiliriz. Bu hem konkordato, hem de komiser noktasında da geçerli" ifadelerine yer verdi.