Hükümete yönelik yolsuzluk iddialarının paylaşıldığı ve Başbakan Tayyip Erdoğan'ın sıkça eleştirdiği sosyal paylaşım platformu Twitter'a erişim seçimlere dokuz gün kala dün gece itibariyle engellenirken, iç ve dış kamuoyundan tepkiler geldi ve karara karşı hukuki itirazlar başladı.

Yolsuzluk ve rüşvet iddialarıyla 17 Aralık'ta başlayan operasyonun ardından Erdoğan, ailesi ve AKP yetkililerine ait olduğu iddia edilen çok sayıda ses kaydı Twitter üzerinden yayınlanmaya başlamış ve Erdoğan, Mart ayı başında yaptığı bir konuşmada da 30 Mart'taki seçimlerden sonra Youtube ve Facebook'u kapatabileceklerini söylemişti.

Ayrıca geçen yıl Mayıs ayında Taksim Gezi Parkı'nda ağaçların kesilerek düzenleme yapılmasına karşı çıkanlara yönelik sert saldırıların ardından Twitter muhalif grupların iletişim ve paylaşımında önemli rol almış ve bazı illerde Twitter kullanıcılarına dönük gözaltılar yaşanmıştı.

Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB), dün gece geç saatlerde kişilik haklarının ve özel hayatın gizliğinin ihlali gerekçesiyle mahkeme kararları doğrultusunda Twitter'a erişimi engelleme kararı aldı.

Yasağın ardından bugün öğle saatlerinde Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, sosyal medya platformlarının tamamen kapatılmasının tasvip edilemeyeceğini belirterek, bu uygulamanın uzun sürmemesini umut ettiğini söyledi.

CHP Grup Başkanvekili Mehmet Akif Hamzaçebi, Erdoğan hakkında bireysel özgürlükleri ihlal ettiği gerekçesiyle bugün suç duyurusunda bulunacaklarını belirterek, "Twitter'in açılması için savcılığın kararına karşı itiraz edeceğiz" derken, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da Twitter hesabında, "Twitter yasağına inat özgürlüğe tweet at!" mesajını yazdı.

Mesajının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, "Bu yasak aklın alacağı bir iş değil. Günümüz dünyasında insan hakkı ihlalleri bir ülkenin iç sorunu değildir. Eğer bir ülkede insan hakkı ihlalleri varsa o bütün dünyanıın sorunudur. Türkiye de bugün bütün uygar ülkelerden eleştiri almaktadır. Türkiye'yi üçüncü dünya ülkesi konumuma getirmek büyük bir haksızlıktır" diye konuştu.

Türkiye'nin de üye olduğu Avrupa Konseyi ise, Twitter'a erişimin engellemesinin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ni ihlal edip etmediğinin incelediğini açıkladı.

Avrupa Konseyi'nin iletişim direktörü Daniel Holtgen, Twitter'da yer alan açıklamasında, "Twitter'ın tümüne erişimin yasaklanması Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ifade özgürlüğüne aykırıdır. Avrupa Konseyi hukuki temellerini inceliyor" dedi.

Türkiye Barolar Birliği ise Twitter'a erişimin engellenmesine dair kararın acilen kaldırılması talebiyle İstanbul Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı'na itiraz başvurusunda bulunduğunu açıkladı. Birlik ayrıca bu kararı veren savcı ve hakimler hakkında HSYK'ya, kararı uygulayan TİB yetkilileri için Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu.

Erdoğan dün Bursa'da yaptığı konuşmada, sosyal medya platformu Twitter'ın "kökünü kazıyacaklarını" söyleyerek, uluslararası camianın ne söyleyeceğinin kendisini ilgilendirmediğini kaydetti.

Yetkililer, şu anda Facebook gibi diğer sosyal medya kanallarına yönelik alınmış herhangi bir karar bulunmadığını söyledi.

Hükümet üyeleri de yaptıkları değerlendirmelerde Twitter'a ulaşımın engellenmesinin mahkeme kararı uyarınca yapıldığını belirttiler.

NTV ve CNBC-e'nin ortak yayınında bazı içeriklerin çıkarılması konusunda Twitter yetkilileri ile bir süredir temasın olduğunu ancak bunun sağlıklı işlemediğini kaydeden Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, "Ümit ederim ki sorun kendi hukuk çerçevemizde hızlı şekilde çözülür" dedi.

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ise TRTHaber'e yaptığı açıklamada, Twitter'a erişimin engellemesinin yasakçı bir zihniyetten kaynaklanmadığını, bunun bir mahkeme kararının uygulanması olduğunu belirterek, "Öyle olsaydı diğer sosyal medyaya da uygulanırdı" diye konuştu.

TBMM kapanmadan kısa süre önce yapılan değişiklikle, "Özel hayatın gizliliğinin ihlali gerekçesiyle erişim engelleme talebinin yerine getirilmesinin gecikmesinde sakınca olan hallerde" TİB başkanına talebi Erişim Sağlayıcılar Birliği'ne iletmeden erişimi engelleme yetkisi verilmesi de internet özgürlüğü açısından iç ve dış kamuoyunda kaygılara neden olmuştu.

Avrupa Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu üyesi Stefan Füle de Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, yasağın son derece endişeli olduğunu belirterek, özgür iletişimin AB'nin temel değerlerinden biri olduğuna dikkat çekti ve "Twitter yasağından son derece endişeliyim; özgür iletişim ve iletişim yollarının özgürce seçimi AB'nin temel bir değeridir" dedi.

Öte yandan, TL cinsi yatırım araçları Twitter yasağının yaklaşan seçimler öncesi siyasi endişeleri artırmasıyla gelişmekte olan ülkelerden daha kötü performans gösterdi.

TİB: Twitter duyarsız kaldı

BTK'dan yapılan açıklamada, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı'nın, 5651 sayılı kanun ve diğer ilgili mevzuat hükümlerine göre çalışmalarını yürüttüğü hatırlatıldı.

"Bu kararlar, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı'na ulaşmış ve başkanlığımız tarafından içeriğin çıkarılması Twitter'dan istenmiştir. Ancak, mahkeme kararlarının uygulanması hususunda tüm iyi niyet çabalarımıza karşılık Twitter bu kararlara duyarsız kalmış ve mahkeme kararlarını tanımamıştır. Yurt dışı merkezli söz konusu internet sitesi Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinin vermiş olduğu kararları yok saymıştır" denilen açıklamaya şöyle devam edildi:

"Bu nedenle, vatandaşlarımızın ileride telafisi mümkün olmayacak mağduriyetlerinin önlenmesi için başka bir seçenek kalmadığından mahkeme kararları doğrultusunda Twitter'a erişimin engellenmesi tedbiri uygulanmıştır. Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı, hukuk devleti ilkesi çerçevesinde mahkeme kararlarını uygulamakla yükümlüdür."

Açıklamada, yurtdışı merkezli söz konusu internet sitesinin, Türk mahkemelerinin kararlarına uyarak hukuka aykırı içerikleri çıkardığı takdirde, tedbir amaçlı uygulanan erişimin engellenmesine son verileceği bildirildi.

Başbakanlık Basın Müşavirliği'nden dün gece yapılan açıklamada da, Başbakan Erdoğan'ın Bursa mitingindeki konuşmasında Twitter hususunda kullandığı ifadelerde, hukuki bir duruma işaret edildiği belirtilmişti.