Kanser tedavisinde yeni ilaçlar, devrim yaratıyor

Kanser tedavisinde yeni ilaçlar, devrim yaratıyor

Yeni kanser ilaçları ve tedavileri, hayatta kalma oranlarını önemli ölçüde artırabilir

A+A-

Tıp alanında, vücudun kendi bağışıklık sistemini kullanarak kanserle mücadele etmeyi hedefleyen yeni tedavilerle, önceki dönemlerde ölümcül olan kanserleri kontrol altına almak veya yok etmek artık mümkün hale geliyor. PD-1 ve PD-L1 inhibitörleri gibi ilaçların kullanıldığı immünoterapi, melanomdan bazı akciğer, mesane ve böbrek kanserlerine kadar ölümcül kanser türlerinde hayatta kalma sürelerini önemli ölçüde artırıyor. Bu ilaçlar kanser hücrelerini doğrudan öldürmek yerine, vücudun kanseri tanıyan T-hücrelerini harekete geçirmelerine yardımcı oluyor.

Şimdi, kişiselleştirilmiş kanser aşıları bu mücadeleyi daha da ileriye taşıyor. Genetik sıralama kullanarak bir kişinin kanserindeki belirli mutasyonları tanımlayan bu aşılar, Covid aşılarının kullandığı benzer bir yaklaşımı benimseyerek bağışıklık sistemini bu mutasyona sahip kanser hücrelerine karşı yönlendiriyor. Bu kişiselleştirilmiş aşılar şu anda sadece klinik denemelerde kullanılmakla birlikte, yakın gelecekte piyasaya sürülmesi bekleniyor.

ABD Başkanı Biden, 2022'de kanser ölümlerini 25 yıl içinde en az %50 azaltma hedefini ortaya koydu. Ulusal Kanser Enstitüsü'ne göre, bu yıl kanserin yaklaşık 610.000 Amerikalıyı öldürmesi bekleniyor. İmmüno-Onkoloji Merkezi'nin eş direktörü Onkolog James Gulley, yeni tedavilerle bu hedefe ulaşma şansının yüksek olduğunu belirtiyor ve "Son 10 ila 15 yılda... etkili immünoterapinin eklenmesi, çoklu kanserleri tedavi etme şeklimizi gerçekten değiştirdi" diyor.

Tedaviler Nasıl İşliyor?

İmmünoterapiyi anlamak için vücudun kansere karşı doğal savunma mekanizmalarını anlamak önemlidir. Her kanser bir mutasyonla başlar ve vücut, kendi T-hücreleri aracılığıyla bu anormal hücreleri tanıyıp yok etmeye programlanmıştır. Ancak kanserler, T-hücre aktivitesini engellemek için mekanizmalar geliştirirler. İşte burada PD-1 ve PD-L1 inhibitörleri devreye girer, bu ilaçlar T-hücrelerini canlandırır ve kanserli hücrelerin tekrar yok edilmeye başlanmasını sağlar.

Ancak bu noktada immünoterapi aşıları devreye girer. Bu aşılar, vücudun belirli kanserleri hedef alacak T-hücrelerini üretmesine yardımcı olarak, kanseri kontrol altına almada kritik bir rol oynarlar.

Moderna gibi şirketler, kişiselleştirilmiş kanser aşılarının potansiyelini gösteren örnekler sunmaktadır. Örneğin, melanom tedavisinde kullanılan kişiselleştirilmiş kanser aşıları ile PD-1 inhibitörleri kombinasyonunun nüks oranını %44 oranında azalttığı gösterilmiştir. Bu tür aşıların onaylanması zaman alsa da, umut vaat eden bir gelişmedir.

Yeni Tedavilerin Riskleri

PD-1 ve PD-L1 inhibitörlerinin bazı ciddi yan etkileri olabilir ve bağışıklık sistemi üzerinde etkisiyle ilgili sorunlar yaratabilir. Ancak yeni immünoterapi ilaçları, genellikle kemoterapiye göre daha güvenli olarak kabul edilmektedir. Bu nedenle kanser tedavisi gören hastalar, en son tedavi seçeneklerini ve klinik denemelere katılma olasılığını göz önünde bulundurmalıdır.

Sonuç olarak, kanser tedavilerindeki bu hızlı gelişmeler, umut verici bir geleceğe işaret etmektedir. Ancak her kanser türü farklıdır ve tedavi seçenekleri kişiselleştirilmelidir. Bu nedenle, kanser hastaları ve doktorları, en son tedavilere erişim sağlamak ve en uygun tedaviyi belirlemek için işbirliği yapmalıdır.

İlgili Haberler