Borsalarda ayı piyasası etkisini hissettiriyor

Borsalarda ayı piyasası etkisini hissettiriyor

Fed, ECB ve BoE gibi büyük merkez bankalarının sıkılaşma döngüsü hazine tahvillerini rekor seviyelere taşırken, risk iştahının da düşmesiyle birlikte borsalarda ayı piyasası etkisini artırıyor.

A+A-

ABD Merkez Bankası’nın (Fed) İngiltere Merkez Bankası (BoE) ve Avrupa Merkez Bankası (ECB) gibi büyük merkez bankalarıyla birlikte vites yükselttiği sıkılaşma döngüsü, artan enflasyonla kârlılık beklentilerinin de düşmesiyle birlikte küresel hisse piyasalarının gösterge endekslerinde ayı piyasası devam ediyor.

Dow Jones da ayı piyasasına girdi

Dünya'nın haberine göre ABD’de küresel hisse piyasaları için gösterge niteliğinde olan S&P 500 ve teknoloji hisselerinin yer aldığı Nasdaq’ta zirveden düşüşler yüzde 20’yi geçerek ayı piyasasına girmişti, sanayi endeksi Dow Jones da çarşamba günü gelen satışlarla bu endekslere katıldı. S&P 500 endeksi sadece eylülde yüzde 8 düştü, yılbaşından bu yana kaybı yüzde 23’ü aştı ve tüm zamanların en yüksek düzeyinden yüzde 20 düştüğü hazirandan bu yana ayı piyasasında.

Dolar endeksinin 20 yılın zirvesine tırmanması ve ABD 10 yıllık tahvilleri başta olmak üzere merkezlerin faiz artırımlarıyla ivmelenen hazine tahvili getirileri, küresel yatırımcıların hisseler başta olmak üzere riskli varlıklardan çıkışına neden oluyor. Avrupa ve Asya endekslerinde de tarihi zirvelerden düşüşler derinleşiyor ve Avrupa gösterge endeksi Euro Stoxx 600 cuma günü ayı piyasasına girmişti. Euro Stoxx Aralık 2021’deki 490 zirvesinden 383’e kadar gerilemiş durumda. Fransa’da CAC hazirandaki 7.384 zirvesinden 5684’e; Almanya’da DAX Kasım 2021’deki 16 bin zirvesinden 12 binin altına; Şangay borsası Mayıs 2021’deki 3.722 zirvesinden 3.041’e; Hong Kong borsası ise Şubat 2021’deki 31 bin düzeylerinden 17 bine gerilemiş durumda. Haziran 2021’de 3.200 düzeylerinde olan Kospi ise 2.170 düzeylerine inmiş durumda.

“Gerçeklerin fiyatlanmasına daha hala uzun bir yol var”

Morgan Stanley ABD hisselerden sorumlu Baş Hisse Stratejisti Michael J. Wilson, 19 Eylül’de yaptığı açıklamada “Gerçeklerin fiyatlanmasına daha hala uzun bir yol var” diyerek hisselerde düşüşün devam edeceğine işaret etmişti. Hem faiz artışları hem de şirket kazançlarının görünümündeki bozulma, birçok uzmana göre hisseler başta olmak üzere riskli varlıklar üzerindeki baskıyı sürdürecek.

“Kısa vadede yavaşlama fiyatlanıyor”

Gösterge endeksler kısa vadeli yükselişler kaydetse de eylül ayı ABD hisse piyasalarının ekside kapatacağı ikinci ay olacak. Piyasalar rekor enflasyonla mücadele için kararlı şekilde yükselen faiz oranlarının ekonomiyi resesyona itebileceğinden endişeli. Ally Invest’in Başstratejisti Lindsey Bell’e göre “Piyasalar şu anda yükselen faiz oranları ve beklenenden çok daha yüksek ve uzun seyreden enflasyon nedeniyle kısa vadede büyümenin yavaşlayacağını fiyatlıyor.”

ABD enflasyon verisinde yukarı yönlü sürpriz

Fed’in izlediği enflasyon göstergelerinden biri olan ABD çekirdek tüketim harcamaları (PCE) fiyat endeksi de 2. çeyrekte beklentilerin üzerinde önceki çeyreğe göre yüzde 4,7 yükseldi. PCE verisinde ise çeyreklik artış yüzde 7,1 beklenirken yüzde 7,3 oldu. ABD ekonomisinin 2. çeyrekte bir önceki çeyreğe göre yüzde 0,6 daraldığını gösteren büyüme verisi sonrası dolar endeksi TSİ 15:40 itibariyle yüzde 0,20 artışla 113,201 düzeyinden işlem gördü. 20 yılın zirvesindeki endekste güçlü seyrin devam etmesi bekleniyor. Euro Bölgesi’nde ekonomiye olan güvenin tarihi diplere indiğini gösteren Ekonomik Güven Endeksi verisi sonrası 0,96357 düzeyine gerileyen parite, ECB’den gelen faiz artırım açıklamalarının da etkisiyle tekrar 0,97 düzeyinin üzerine çıktı. TSİ 15:40 itibariyle parite 0,9750 düzeyine kadar çıktı.

“60/40 portföy stratejisi şimdi daha cazip”

Yönettiği varlıklar 50 milyar doların üzerinde olan Citadel Securities’in CEO’su Ken Griff in, tahvil getirilerindeki yükselişin ardından 60/40 (hisse/tahvil) portföy dağılımının daha cazip hale geldiği görüşünde. Fonun kurucusu olan milyarder Griff in, “60+40 portfolyolar bugün yakın tarihte hiç olmadığı kadar iyi bir seçenek haline geldi” değerlendirmesini yapıyor. “Tahvil getirilerinin yüzde 1 düzeyinde olduğu zamana göre çok daha cazip bir değer oranı var” diyen Griff in gelecek yıl resesyon öngören isimlerden ve “Resesyon olacak. Ama asıl soru ne zaman ve ne kadar derin bir resesyon olacağı” diyor.

BoE hamlesi tahvilde kırbaç etkisi yaptı

BoE’nin tarihi dipleri gören sterlini desteklemek için açıkladığı geçici tahvil alım programıyla perşembe günü risk iştahının bir nebze toparlanmasıyla dolar endeksi gün içinde 113 düzeyinin altına indi. Hazine tahvillerinde getiriler de rekor düzeylerden kısmen geriledi. IMF ve ABD Hazine Bakanlığı İngiltere hazine tahvillerindeki satış dalgasının küresel tahvil piyasalarına bulaşıcı olabileceği konusunda uyarmıştı.

Societe Generale foreks stratejistleri BoE’nin hala faiz artırması gerektiği görüşünde. Tahvil getirilerindeki yükselişin Fed’in sıkılaşmasına paralel devam etmesi öngörülüyor.

Geçen yıl bu zamanlarda yüzde 1,5 düzeylerinde olan ABD 10 yıllıklarda getiri hafta başında yüzde 3,99 ile 12 yılın yeni zirvesini gördü. Küresel borçlanma maliyetleri için de bir gösterge olarak izlenen 10 yıllık tahvilde getiri Nisan 2010’da yüzde 4,01’le zirve yapmıştı. Fed’in faiz oranlarını takip etme eğiliminde olan 2 yıllık ABD hazine tahvilinde de yüzde 4,2’nin de üzerine çıkan getiri Temmuz 2007’den bu yana en yüksek düzeyde.

“Parite 4. çeyrekte 0,90 yolunda”

Foreks piyasalarında ise ECB’den gelen açıklamalar daha da şahinleşse de, Kuzey Akım 1’deki sabotajlarla görünüm daha da kötüleşen enerji darboğazı euro/ dolar paritesini tarihi diplere çekmeye devam ediyor. Hafta başında dolarda yaşanan güçlü yükselişle 0,95358 düzeyine kadar inen euro/dolar paritesinin 4. çeyrekte 0,90 düzeylerine kadar inebileceği belirtiliyor. İsviçre merkezli yatırım bankası Credit Suisse, ECB’nin faiz artırımlarında agresifleşmesinin pariteyi bir süre desteklediğini ancak bunun 3. çeyrekteki düşüşü durduramadığını söylüyor ve şu değerlendirmeyi yapıyor: “Enerji darboğazı ve Rusya-Ukrayna savaşında yeni bir evreye girilmesi riski ve hatta İtalya’nın bir borç krizi yaşaması gibi riskler var 4. çeyrek için. Euro/dolar paritesinin 4. çeyrekte 0,90’a doğru hareket edeceğini görebiliyoruz.”

“2022 sonunda eşitliğe yükselir”

Ancak piyasaların bir nebze sakinleşmesi ve dolara yönelik güvenli liman talebinin azalması sonucu paritenin bir yükseliş dönemine gireceğini öngören kuruluşlar da var. ABN Amro ekonomistleri Euro Bölgesi’nde devam eden enerji krizi ve resesyonun, ABD’nin faiz artırım döngösünün daha agresif olmasının da etkisiyle bu yıl boyunca Euronun baskılanacağı görüşünde ancak “Finansal piyasalar bir derece sakinleşirse, dolara yönelik güvenli liman talebindeki düşüş paritede bir yükseliş getirebilir. Tahminimiz euro/dolar paritesinin 2022 sonunda 1,00 düzeyinde olması” diye ekliyor.

Almanya’da enflasyon çift hanede: %10

Almanya’da fiyatların 1950’lerden bu yana en yüksek hızda arttığını gösteren eylül öncü enflasyon verileri, Euro Bölgesi’nin en büyük ekonomisine ilişkin beklentileri biraz daha kötüleştirdi. Eylül öncü enfl asyon verisi fiyatların aylık bazda yüzde 1,9 yıllık bazda yüzde 10 arttığına işaret ediyor. Harmonize TÜFE verisi de beklentilerin üzerinde aylık yüzde 2,2; yıllık yüzde 10,9 olarak açıklandı. Beklenti her iki veride de aylık artışın yüzde 1,3 olmasıydı. Avrupa’da gösterge kabul edilen 10 yıllık Almanya tahvillerinde getiri yüzde 2,297 ile 2011’den bu yana en yüksek düzeylerde. İngiltere’de de BoE müdahalesiyle 50 bps düşen 10 yıllık tahvil getirisi perşembe tekrar 15 bps yükselişle yüzde 4,16’ya çıktı.

İlgili Haberler