Çiftçinin maliyetleri rekora koşuyor

Çiftçinin maliyetleri rekora koşuyor

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK), haziran ayına ilişkin Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi’ne (Tarım-GFE) göre çiftçinin maliyeti geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 27,65 arttı.

A+A-

En çok artış yüzde 52,86 artışla gübrede meydana geldi. Aylık bazda ise en fazla artış enerji ve yağlar alt grubunda oldu. İktisatçı Mustafa Sönmez “Tarım girdilerindeki fiyatların düşmesi için tarım politikasında dışa bağımlılık fikrinden vazgeçilmelidir” dedi.
Birgün'ün haberine göre Türkiye İstatistik Kurumu, haziran ayına ilişkin Tarım-GFE verilerini açıkladı. Buna göre, endeks haziranda bir önceki aya kıyasla yüzde 2,76 geçen yılın aralık ayına göre yüzde 12,21, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 27,65 ve 12 aylık ortalamalara göre yüzde 17,16 yükseldi.

Ana gruplarda bir önceki aya göre, tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmet endeksinde yüzde 1,78, tarımda kullanılan mal ve hizmet endeksinde yüzde 2,92 artış gerçekleşti. Geçen yılın aynı ayına göre göre, tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmet endeksinde yüzde 27,39, tarımda kullanılan mal ve hizmet endeksinde yüzde 27,69 yükseliş görüldü.
Dışa bağımlılıktan vazgeçilmeli. Verileri BirGün’e değerlendiren Mustafa Sönmez: “ Bu endeksin yıllık yüzde 28’e yaklaşmış olması önemli. Bunun anlamı şudur: Çiftçinin üretim yaparken kullanmakta olduğu girdilere ödediği fiyatlar 1 yılda yüzde 28 artmış. Dolayısıyla o da ürettiği ürünlerin fiyatlarında mutlaka benzer bir artış yapmak durumunda ki maliyetleri karşılayabilsin” dedi. Özellikle gübre fiyatlarındaki artışa dikkat çeken Sönmez, fiyat artışının sebebinin gübre fiyatlarında ithalata bağımlı olmaktan kaynaklandığını dile getirdi. Türkiye’deki döviz fiyatlarının da gübre fiyatlarının hızlı artışında önemli bir etken olduğunu söyleyen Sönmez, tarım girdi fiyatlarındaki artışın ürün fiyatlarına, bunun da gıda enflasyonuna etki edeceğini vurguladı. Tarım girdi fiyatlarındaki bu artışın önüne geçmek için çiftçiye bütçeden destek verilmesi gerektiğini dile getiren Sönmez, bu desteğin tarım yasasında öngörülmesine rağmen sağlanmadığına dikkat çekti.
Tarım Kanunu’nun 21.maddesinde “Tarımsal destekleme programlarının finansmanı, bütçe kaynaklarından ve dış kaynaklardan sağlanır. Bütçeden ayrılacak kaynak, gayrisafi millî hasılanın yüzde birinden az olamaz” maddesi yer alıyor. 

Yıllık en fazla artış yüzde 52,86 ile gübre ve toprak geliştiriciler alt grubunda görüldü. Bunu yüzde 45,13 ile ikamet amaçlı olmayan çiftlik binaları ve yüzde 40,16 ile bina bakım masrafları izledi. Buna karşılık, haziranda geçen yılın aynı ayına göre en az artış gösteren alt gruplar ise sırasıyla yüzde 9,6 ile tohum ve dikim materyali, yüzde 11,18 ile tarımsal ilaçlar ve yüzde ile 19,65 ile veteriner harcamaları oldu. Aylık en fazla artış yüzde 4,67 ile enerji ve yağlar alt grubunda görüldü. Bunu yüzde 3,39 ile diğer mal ve hizmetler ve yüzde 3,14 ile ikamet amaçlı olmayan çiftlik binaları takip etti. Buna karşılık, aylık en az artış gösteren alt gruplar ise yüzde 0,16 ile tohum ve dikim materyali, yüzde 0,26 ile veteriner harcamaları ve yüzde 0,59 ile tarımsal ilaçlar olarak kaydedildi.