2025’in büyük bölümünde korku filmi gibi geçen bir piyasada, Netflix ender “iyi hissettiren” hikâyelerden biri oldu.
Trump tarifeleri Netflix’i sarsmadı
Video akış devi, ticaret cephesinde ne olursa olsun üstün performans gösterebilecek nadir türdeki hisselerden biri gibi görünüyor. 2 Nisan’da Başkan Donald Trump‘ın gümrük tarifesi planları piyasalarda sert ve yaygın bir satış dalgası başlatırken Netflix hisseleri yüzde 25 yükseldi. Aynı dönemde S&P 500 endeksi ise sadece yüzde 4,1 arttı. Perşembe günü itibarıyla, şirketin piyasa değeri 500 milyar dolara ulaşmasına yalnızca 1 milyar dolar kalmıştı.
Netflix’in piyasada güvenli liman hâline gelmesinin nedenlerini görmek zor değil. Şirket ürün değil, içerik ithal ediyor; dolayısıyla Beyaz Saray’ın karşılıklı gümrük vergilerinin maliyetlerini artırması gibi bir riski yok. Trump’ın yabancı filmlere yüzde 100 gümrük vergisi koyma tehdidinde bulunduğu gün şirket hisseleri sadece yüzde 2 düştü; yatırımcılar şirketin üretimi ABD’ye kaydırarak ya da fiyatları artırarak bu etkinin çoğunu telafi edebileceğini fark etti.

Bu hisse aynı zamanda makroekonomik belirsizlik dönemlerinde daha önce de üstün performans göstermiş bir isim. Covid-19 pandemisi sırasında geniş çaplı karantinalar, Tiger King ve The Last Dance gibi popüler dizilerin izlenmesini artırınca, Netflix hisseleri çift haneli kazançlar elde etti.
Altın gibi diğer güvenli limanların, Trump yönetiminin Çin’le yaptığı ve 90 gün boyunca tarifeleri azaltacak anlaşma sonrası zorlanabileceği bir ortamda, şirket bu yılki güçlü yükselişini sürdürmeye devam edebilir.
Netflix hissesi artık ucuz değil
Bu hisseyle ilgili şu anki tek gerçek olumsuzluk değerleme. Son yükselişle birlikte, hisseler artık ucuz değil — şu anda gelecekteki kazançların yaklaşık 43 katı seviyesinde işlem görüyor. Bu da S&P 500’ün 21 ve “Muhteşem Yedili” olarak adlandırılan dev teknoloji hisselerinin ortalama 27 katına kıyasla ciddi bir prim anlamına geliyor.
Yine de şirket, son beş yılda ortalama 52’lik fiyat/kazanç oranıyla işlem gördü; yani yakın tarihli performansa göre çok pahalı sayılmaz. Edinburgh merkezli yatırım yönetim firması Baillie Gifford’un ABD büyüme fonu stratejisti Ben James, “Bu süre zarfında içerik harcamaları konusunda herkesin şüpheyle yaklaştığı zarar eden bir rakipten, güvenilir ve kârlı bir bileşik büyüme şirketine dönüştü” şeklinde konuştu.
Netflix’in elinde 4,5 milyar dolar değerinde 4 milyon hisse var
Şirketin elinde şu anda yaklaşık 4 milyon Netflix hissesi bulunuyor; bu da yaklaşık 4,5 milyar dolar değerinde.
Boğa görüşü, şirketin kârını yeterince hızlı büyütebileceği varsayımına dayanıyor. James, şu anda yüzde 27 olan faaliyet marjlarının 2030 sonuna kadar neredeyse iki katına çıkabileceğini savunuyor.
James’e göre, şirket son on yılda kendine yeterli bir büyüme döngüsü kurmayı başardı: Daha fazla abone, daha fazla içerik üretim bütçesi anlamına geliyor; bu da daha fazla kullanıcıyı cezbediyor. Şirket zaten zor kısmı yaptı; devasa bir film ve dizi arşivine para yatırdı.

“Ortam bir çark gibi çalışıyor; bu çark marjları büyütmekte kilit rol oynayacak” diyen James sözlerini şöyle sürdürdü: “İlk yatırım yaptığımızda yıl 2015’ti ve marjları sadece yüzde 4,5’ti. 10-15 yıl içinde yüzde 50’ye ulaşacağını öngörüyorduk. Şimdi yarısını geçti ve biz hâlâ oraya ulaşabileceğine inanıyoruz.”
Netflix’te hedef 1 trilyon dolarlık piyasa değeri
The Wall Street Journal’ın geçen ayki haberine göre, Netflix yöneticileri 2030 sonuna kadar 1 trilyon dolarlık piyasa değeri hedefliyor. Bu, şu anki 484 milyar dolarlık değerden çok daha yüksek. Ancak şirket, mevcut değerleme seviyesiyle bile gerekli marj büyümesini başarabilirse bu eşiğe ulaşabilir.
Daha ucuz abonelik planlarının da kârlılığı artırmada rolü olabilir. Netflix, Kasım 2022’de reklam destekli katmanları tanıtarak yeni bir gelir kapısı açtı. Reklamlar 2024 yılında gelirin sadece yüzde 4’ünü oluşturdu; ancak şirket, bu yıl reklam gelirinin iki katına çıkmasını bekliyor. Netflix’in reklam başkanı Amy Reinhard, Çarşamba günü yaptığı açıklamada, reklam destekli aboneliklerin son altı ayda 24 milyon yeni kullanıcı kazandırdığını söyledi. James’e göre Netflix, bu abonelikleri daha kârlı hâle getirmek için yakında yapay zekâyı da devreye sokabilecek.
Canlı spor yayınları da platformun erişimini artırabilir. Her evde bir Netflix aboneliği varmış gibi görünse de hâlâ büyüme alanı mevcut. 2024’ün dördüncü çeyreğinde küresel abone sayısı 301,6 milyona ulaştı. Üç yıl önce, Mali İşler Direktörü Spencer Neumann, toplam ulaşılabilir pazarın 700 milyon ila 1 milyar hane arasında olduğunu tahmin etmişti.
Şirket yakında yalnızca bir dijital yayın platformu olmaktan da çıkabilir. Şirket, Şubat ayında Las Vegas’ta ilk restoranı olan Netflix Bites’ı açtı; burada hayranlar popüler film ve dizilere ilham veren yemekleri tadabiliyor. Ayrıca yıl içinde “Netflix Houses” adını verdiği iki deneyimsel mekân açmaya hazırlanıyor.
Tüm bunlar, cezbedici bir büyüme hikâyesi oluşturuyor. FactSet’in anketine katılan analistler, Netflix’in faiz, vergi, amortisman öncesi kârının (EBITDA) bu yıl yüzde 26, 2026’da yüzde 20 ve 2027’de yüzde 18 artmasını bekliyor.
Netflix bu yıl güçlü bir yükseliş gösterse de yatırımcılar treni kaçırmış sayılmaz. Kârlar hızla artarsa, bu hisse tekrar ucuz görünebilir. Bazen böyle bir potansiyel için biraz prim ödemeye değer.
Yatırım tavsiyesi değildir.