Sanayici yatırımı bıraktı, hammaddeye yöneldi

Sanayici yatırımı bıraktı, hammaddeye yöneldi

Küresel piyasalarda emtia fiyatlarının yükselişinin yanı sıra Türk Lirası’nın yabancı para birimleri karşısında hızlı değer kaybı, sanayicinin yatırım yerine hammadde ithalatına yönelmesine neden oluyor.

A+A-

Sözcü'nün haberine göre son dönemde dolar kurundaki hızlı yükseliş yatırımları da vuruyor. Maliyetleri artan sanayici, kur artışından daha fazla etkilenmemek için finansmanının büyük çoğunluğunu hammadde ve ara malına harcıyor. Bu yılın eylül ayında 3 milyar dolarlık yatırım malı, 18.2 milyar dolarlık da hammadde ithalatı yapıldı. Geçen yılın aynı döneminde yatırım malı ithalatı tutarı aynı iken, hammadde ithalatı da 15.6 milyar dolar seviyesindeydi.

İstihdam yaratacak yatırımlar gerçekleşmiyor

Sanayici çarkları çevirebilmek için hammadde stokunu canlı tutsa da, istihdam yaratacak yatırımların gerçekleşmemesi nedeniyle günün sonunda kaybeden ülke ekonomisi oluyor.

Döviz kurlarındaki oynaklıktan kendilerinin doğrudan etkilendiğini belirten İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Çetin Tecdelioğlu, sanayicinin makine gibi yatırım ürünlerini almak yerine en az 4-5 aylık hammadde alımı yaptığını söyledi. Önümüzdeki dönemde emtia fiyatlarının dolar bazında yüzde 10 artacağını öngördüklerini ifade eden Tecdelioğlu, sanayicinin tüm bu gelişmeler ışığında adım attığını kaydetti. İhracatta katma değer yaratıp tonaj ve miktarda artış yakalanması gerektiğini vurgulayan Tecdelioğlu, dünyada tedarik zincirinin kırıldığını ve bunun Türkiye açısından fırsat olduğunu dile getirdi.

Dünya pazarlarından daha fazla pay

İş dünyası temsilcilerinin bu dönemde daha aktif olması gerektiğine dikkat çeken Tecdelioğlu, İDDMİB olarak 2022'de buna öncülük edecek projeler geliştirdiklerini aktardı. Tecdelioğlu, “Made in Türkiye vurgusu ile hareket edip, ihracat birim fiyatının artması için alüminyum, pirinç, bakır ve çelik üzerine işlem yapıp katma değer yaratmamız gerekiyor. Kendimizi iyi anlatabilirsek, dünya pazarlarından daha fazla pay alabiliriz” diye konuştu.

Türkiye'nin coğrafi konumu nedeniyle hem hammadde kaynaklarına hem de Avrupa gibi büyük bir pazara yakın olduğunu söyleyen Çetin Tecdelioğlu, Türkiye'nin hiçbir zaman Çin olamayacağını, ancak Çin'in alternatifi ve Avrupa'nın üretim üssü olabileceğini belirtti. TIR ile nakliyenin konteyner ile yapılana göre Türkiye'ye şu anda avantaj yarattığını ifade eden Tecdelioğlu, sanayicinin sermayesinin makineye yatırım yapabilmesi durumunda ihracatın, istihdamın ve Türkiye ekonomisine katkının da artacağını dile getirdi.